Türk Budun'una Tanrı Alkış Versin


                 
    24.02.2018. 17.00. Son haftalarda okumuş olduğum Üstad Orhan Yeniaras'ın yazarı olduğu "Oğuz Kaan" ve "Hülagü Han" romanlarından  anladığım eski atalarımızın Moğollarla ortak kültüründen "Tanrı Alkış versin." sözü hemen hemen en çok kullanılan cümle idi. Her şeyi bilen Google Hazretlerinden araştırdım. "Tanrı övgü versin." ya da "Tanrı yardımcı olsun." anlamına geliyordu. Sırada yine aynı yazarın "Kultıgın" romanı vardı ama bir dostumun okumam için bırakmış olduğu George Armstrong'un yazdığı "Rothschild Para İmparatorluğu Derin Yahudi Devleti" kitabı sırayı değiştirdi.
    Aslında bu gün Dünya'da yılda 250.000 ülkemizde  ise 7000 çocuğun taciz edildiği "Çocuk İstismarı" konusunu yazacağım. Dünya'da her 5 çocuktan 2 si fiziksel,duygusal ya da cinsel istismara uğruyor ve sıkı durun Çocuk İstismarı konusunda ne yazık ki Dünya'da 3 ncü konumdayız. Ülkemizde ise her 3 çocuktan 1 i istismara uğruyor. Yapılan araştırmalar Çocuk İstismarcılarının en az %50 sinin çocukluğunda istismara uğramış olduğunu belirtiyor. Oysa istismara uğrayan çocuğun,istismarın akabinde psikolojik destek alması durumunda travmayı atlatması mümkün iken,çocuğun yaşadıkları önemsenmediği için bir şekilde olayın üstü kapatılıyor, ve çocuk ikinci kez istismara uğruyor.
     Şu sıralar ülke gündemimizde çocuk istismarcılarına verilecek cezalar tartışılıyor, yok hafifletici sebepler ortadan kaldırılsın, yok kimyasal hadım uygulansın vs. alternatif cezalar tartışılıyor.
   Aziz dostlar aslında biz 1980 li yıllarda Rahmetli Turgut Özal'ın Türkiye'nin yönünü batıya çevirmesiyle ülke olarak kaybettik.Nasıl kaybettiğimize gelince cezalar kuşa çevrildiği,caydırıcı olmaktan uzaklaştığı için takip eden süreçte ülkemiz maalesef suç cennetine döndü. Belki de Türkiye'nin idam cezasını kaldırması da büyük bir hata idi. Düşünebiliyormusunuz bundan belki 1000 yıl önce Eski Türklerde,tek tanrılı,tek eşli,tek devletli dönemde bile zinanın cezası ölümdü.Biz yönümüzü batıya çevirdik, cezalarımızı kuşa çevirdik,o güne kadar kimsenin aklına gelmeyen suçlar türedi ülkemizde (Kap kaç) gibi. Cezalar caydırıcı olmadığı için banka dolandırıcılığı,hortumculuk vs. benzeri suçlarla tüyü bitmedik yetimlerin hakkı dolandırıcıların cebine gitti. Günümüzde de cezaların yeterince caydırıcı olmadığı bir gerçek ki ülkemizde her 3 çocuktan biri istismar ediliyor.
   Evet belki idam pek medeni bir ceza şekli değil,ancak gelişmiş ülkelerde idam cezasının yerine konulan hapis cezaları öyle uygulanıyor ki suçlular hapishaneye bir daha dönmemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Belki de idamın geri getirilmesi gerekecek. Çünkü din adı altında aklı af edersiniz bacak arasında gezen bir sürü sapığın ahkam kestiği,sapık fikirlerini (6 yaşında çocuk evlenebilir gibi) kamuoyu ile paylaştığı ve devletin yetkili organlarının bu sapıkları susturmadığı bir ortamda bu tür suçları önlemek çok zor.

   Aslında tüm bu yaşananlar misyonerlerin ülkemiz için hazırladığı bir tuzak olabilirmi bilemiyorum. Zira misyonerler şunları ifade ediyorlar  “Müslümanların her şeyini tahrif ve mahvettik. Dinleri, inançları, ahlakları, dine bakışları ve insani duyguları mahvoldu. Onların milli manevi değerlerini, batı medeniyeti potasında eriterek, kendimize benzettik. İslamiyetten uzaklaştırdık. İslamiyeti öğrenmeyi, yaşamayı, namaz kılmayı ve Kur’an-ı kerim öğrenmeyi suç ve gericilik olarak göstermeyi başardık. Artık çoğu tam olarak, hiçbir şeye inanmıyorlar.
   Ehli sünnet itikadı, başta gelen düşmanımızdır. Bu itikadı geçmişte sapık itikadlara yönlendirdik. Son yıllarda ise müslüman görünen bazı ilahiyatçılarla, on dört  yüzyıllık itikadlarını, ibadetlerini tartışılır hale getirdik. Derin bir boşluğa düşürdük.
   Bundan sonra siz misyonerlerin işi daha kolay; maaş bağlayarak, vize vaadi, yurtdışında iş imkanı, hatta cinselliği kullanarak Müslümanları Hıristiyan yaparız…”

    (Lovis Massignon /Fransız misyonerleri cemiyeti Başkanı ve Müstemlekeler Başkanlığının Kuzey Afrika Müsteşarı)

   Bir ülke bu gerçekleri nasıl görmezden gelebilir?
    Bence Çocuk İstismarcılarına en ağır cezaları verirken kutsal dinimizi kullanarak bu tür istismarcıları yönlendiren dini sapıklara da en az 10 yıllık ağırlaştırılmış hapis cezası vermek gerekiyor. Geleceğimiz olan çocuklarımıza daha güvenli bir yaşam için hak edenlere gerçekten caydırıcı cezalar vermekten vaz geçmemeliyiz.

   Selam ve Saygılarımla. Halit Tükenmez











Share on Google Plus

About HALİTT TÜKENMEZ

0 yorum:

Yorum Gönder