Dikkat Domuz Çıkabilir

                  
      Bölgenin birçok yerinde yaşanan domuz sorunu, Kuyucak'ta da ses getirdi. Çiftçiler mahsullerini koruyamadıklarını savunarak, "Domuzlar gecelerin hakimi olmuş. Dokunulmazlıkları da var. Bahçeler gündüz bizim, gece onların oldu" şeklinde isyan ettiler.

      Kuyucak'ta tarımsal anlamda yaşanan en büyük sıkıntının domuzların verdiği tahribat olduğunu ileri süren çiftçiler, domuzlardan dert yandı. Giderek çoğalan ve av yasağından dolayı sayılarının azalmasının mümkün olmadığı gerçeğine dikkat çeken ilçe sakinleri, bahçelerini domuzlara teslim etmek istemediklerini söyledi. Çiftçiler, gerek açtıkları çukurlarla gerek kırdıkları fidanlarla gerekse yedikleri meyvelerle domuzların emeklerini zayi ettiğini belirterek "Konunun yetkilisi kim ise, bizi duysun istiyoruz" dediler.


       Kuyucak'ta narenciye bahçesine sahip Ali Oğuz, domuzların bahçe hakimiyetini ellerine aldıklarını belirterek, "Domuzlar, 10-15 sene önceye kadar dağdan iniyordu. Artık yerleşik düzene geçtiler. Tüm tarım arazilerini kapılıyorlar. Kurutma kanalları temiz olmadığı için, onların içini mesken bilip saklanıyorlar. 20-30 tane domuz, sürü halinde bağda bahçede geziyor. Artık gündüz vakti bile sürü halinde gezer olmuşlar. Bahçelerin tapusu bizde ama geceleri kullanım hakkı onlarda. Sanki devremülk gibi cirit atıyorlar. Bizim arazilerimiz, domuzları koruyan milli park mı?" diye sitem etti.

        Yaşadıkları sıkıntının ileriye dönük bir tehdit olduğunu öne süren vatandaşlar, "Arklar yapıyoruz, talan ediyorlar. Toprağın altında böcek arıyorlar. O kadar derin çukurlar açıyorlar ki, insan onu kazma kürekle açamaz. Bir bakıyoruz dün diktiğimiz fide, ertesi gün ikiye ayrılmış. Ağaçlara sürtünüp kendilerini kaşıyorlar. Her gün gördüğün bahçe bir anda şekil değiştirebiliyor. En önemlisi de duvarları yıkılanlar var aramızda. Üstelik sürü halinde gezerlerken araba çarptığında, büyük maddi hasar oluşturuyor. Bu hayvan çok kinci ve inatçı. Hep ezber ettiği yoldan geçiyor mesela. Çok da hızlı ürüyorlar. Biz artık nasıl baş edeceğimizi bilemiyoruz. Giderek artan sayılarıyla geleceği tehdit altına alıyor. Hiçbir şey yapamadığımız için, kahvehanede anekdot olarak anlatabiliyoruz" diye konuştular.

        Vatandaşların kendilerince çeşitli çözüm yolları bulduklarından bahseden İsmet Oğuz da, "Domuz insan kokusundan kaçar dediler. Berberde tıraş edilen saç kıllarını çuvala koyup astık, fayda etmedi. Fidanların sağına soluna kazık diktik ki sürtünemesinler. CD asmak, mazot dökmek de çaresizce alınan tedbirlerden. Özellikle mısırı çok seven domuz için toprak üstüne süngü çekiliyor. Aksi halde kokusunu alıp sıra halinde hepsini yiyor. İncir, erik ve narlar için de geçerli bu durum. Şahıslar kendi tedbirini kendisi alır oldu. İki arkadaşımız tarlasının etrafını çelik tel ile çevirdi. Bir dünya masraf oldu ama domuz tahribinden kurtulduğuna şükrediyorlar. Bunun çözümü bu olmamalı. Kurum olarak kiminle muhatap olacağımızı bilmiyoruz. Halk da yeterince dile getirmiyor, kurumlar da farkındalık halinde değil. Korkusuz domuzun tek çaresi ölüm olmalı" diyerek av ve tuzaklar konusunda ilgililerden çözüm beklediklerini duyurdu.

 Ebru Gülsoy-Halit Tükenmez

























Share on Google Plus

About HALİTT TÜKENMEZ

0 yorum:

Yorum Gönder