Yol Hikayeleri (22) Hoca Gızı Zehra Nerdesin

             
   17 Ekim 2016 20.49 Kuyucak Merkez….Alışılmış bir Ekim akşamı…16 Ekim 1991,Kuyucak Merkez,Kurtuluş Mahallesi,Dibek Sokak,No.6’da kızı,damadı ve torunlarıyla birlikte ikamet eden Çobanisa’da Hoca Gızı,Kuyucak’ta Çobasalı Zehra’nın göğsünde bir ağrı oluşur geç saatlerde…Kızı takriben bir saat kadar masaj yapar belki geçer ağrısı diye annesine…Ancak geçmeyince ağabeyi Halit Tükenmez’i telefonla arayarak durumdan haberdar eder…Hayatta ki yegane duacısı annesinin hastalığını  17 Ekim 01.00 gibi haber alan Halit Tükenmez hemen külüstür arabasını çalıştırarak Beşeylül Mahallesindeki ikametinden Kurtuluş Mahallesine avdet eder…O günlerde Kuyucak Hükümet Tabibi olan Dr.Fikri Özçetin Bey’den rica edilir,Dr.Fikri Bey gelir muayenesini yapar,durumu ciddi gördüğü için Nazilli Devlet Hastanesine götürmemizi önerir…Allah razı olsun Dr.Fikri Özçetin’in önerisi ile hemen Nazilli Devlet Hastanesine götürdük Annem  Fatma Tükenmez’i (Namı diğer Hoca Gızı Zehra)..Hastane de sağ olsunlar o gün için nöbetçi olan doktor ve hemşireler ilgilenirler….Ve hastanın hastaneye yatışı sağlanır…Yatış sağlandıktan sonra Annesinin emin ellerde olduğuna inanan Halit Tükenmez Kuyucak’a evine döner…1-2 saatlik istirahatten sonra Eşi Fatma Tükenmez’i de yanına alan Halit Tükenmez tekrar Nazilli Devlet Hastanesine yol alır…Burada Annesini tekrar ziyaret eden Halit Tükenmez eşini Annesinin başında bırakarak resmi işlemleri yerine getirmek üzere annesinin başından ayrılır…Sabah 08.00 gibi gelini Fatma Tükenmez’le sohbet etmekte olan Hoca Gızı Zehra ansızın son nefesini verir..Doktorların bütün müdahaleleri onu hayata döndüremez…
    En büyük duacım sendin Annem…”Toprak diye tuttuğun sarı altın olsun ..” diye dua ederdi bana….1985’te işimi İzmir’e taşımayı planlamıştım, gözyaşı dökerek “Oğlum biz yaşlandık artık…Ağabeylerin zaten dışarıda, sende gidersen bize kim bakacak?” diyerek nazlanmıştı bana ve asla dayanamadığım gözyaşlarının tesiriyle İzmir sevdasından vaz geçmiştim…Ama Rahmetli Annem çok haklıymış zira o tarihten 3 yıl sonra 02 Ağustos 1988 tarihinde babamı, 17 Ekim 1991 tarihinde de annemi kaybetmiştim…Ben sizden razıydım,inşallah sizde benden razı olmuşsunuzdur….Yanlış hatırlamıyorsam Babam Mustafa Tükenmez vefat ettiğinde 72,Annem Fatma Tükenmez’de vefat ettiğinde 69 yaşında idi…Allah rahmet eylesin ,mekanları Cennet olsun İnşallah..Amiin..
     Hayat dediğimiz bir nefes Arkadaşlar…Bu yalan dünyayı terk ettikten sonra soracaklar öbür tarafta “Ne kadar kaldın dünyada?” diyecekler…”Belki 1 saat,belki biraz fazla,en çok iki namaz vakti arası kadar..”.. diyeceğiz…Aslında o kadar kısa bir ömrümüz var ki,ne birbirimizi kırmaya,ne küsmeye zamanımız var…Bu gün 17 Ekim 2016 ,12 gün sonra Rabbim izin verirse 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını kutlayacağız…Umarım 5 Eylül 2016’da olduğu gibi yine çift başlı bir kutlama planlanmaz…5 Eylül 2016’da Kuyucak’ın Kahraman Şehidi Bahri Uçuş sayesinde sağlanmıştı birlik,umarım 29 Ekimde aynı şeyleri yaşamak zorunda kalmayız…Ülkemiz için son derece önemli, tarihi günlerden geçiyoruz Arkadaşlar…Birlik ve beraberliğe inanın her zamankinden fazla ihtiyacımız var…Ayrıca bu konuda Peygamber Efendimizin Hadisi Şerifi var…”Birlikte rahmet,ayrılıkta azap vardır..” demiş Peygamber Efendimiz…
   Yukarda da zikrettiğimi gibi Arkadaşlar…Hayat dediğimiz bir nefes…Akşam türlü çeşit umutlarla yatıyorsunuz,ama sabaha kalkamadığınız oluyor…Tüm hırslarınız boşa gidiyor…Tüm malınız mülkünüz burada kalıyor,götürebilirseniz 2 metre bez…Adına kefen demişler,onunda cebi yok…Yani geldiğiniz gibi gidiyorsunuz dünyadan…Ancak giderken geldiğiniz kadar temiz gidemiyebiliyorsunuz..
     Aslında Hoca Gızı birkaç kez çağırdı beni yanına rüyamda,ama dünya tatlı,hayat,yaşamak güzel direniyoruz işte…Yüce Allah herkese hayırlı ömür,hayırlı ölüm versin İnşallah…Bu gün 17 Ekim 2016..Hüzünlü bir gündü…Sizleri de üzdüysem hakkınızı helal edin Arkadaşlar…Selam ve Saygılarımla..

    Halit Tükenmez-Kuyucak-















Aydın
Share on Google Plus

About HALİTT TÜKENMEZ

0 yorum:

Yorum Gönder